Dün ligde 2. Sırada bulunan Denizlispor’a 5-1 mağlup olduk.Denizli bu skorla Gençlerbirliği’nin yenildiği haftada lider oldu.
İlin Denizlispor tarafına değinerek başalayalım;Attıkları 35 golün 28’ini Akyüz-Burak Çalık-Ziya-Recep dörtlüsü attı.Ayrıca bu dörtlünün toplamda da 13 asisti bulunuyor.
Ligi domine eden takımlardan birisi Denizlispor ama yenilmeyecek bir takım mı ?
Tabiki de Hayır.Sonuçta aynı ligdesin ve bir Barcelona değiller.
İleri uç elemanlarının performansı bu lig için üst düzeyde seviyede devam ediyor.Kart cezalısı yada sakatlık olmadığı sürece sürekli aynı ilk 11 ile sahaya çıkıyorlar.
Sabahtan başlarsak akşama kadar Denizlispor’u övebiliriz.
Ama benim önemli olan Adana Demirspor,kendi takımımızı da sabahtan başlayıp akşama kadar konuşabiliriz.Ama bu konuşmada hiç bir şekilde olumlu birşeyler geçmeyecektir.
Hakan Kutlu ile başladığımız sezona Yılmaz Vural ile devam ediyoruz şuna için,ancak Vural ile bu lig maratonunda bir başarı yakalamamız imkansız (umarım yanılırım)
Şöyle bir sıralama yapacak olursak ;
1).İlk olarak Hakan Kutlu ile yolların ayrılması doğru karardı.Ancak yerine Yılmaz Vural gelmemeliydi.
2).Yılmaz Vural sempatik hareketleriyle herkesin gönlünde ayrı bir yerde duruyor evet ama onunla bir lig maratonundan başarıyla çıkmanız imkansız.
3).Yılmaz hoca küme düşmemeye yada şampiyonluk yarışında yara alan takımlara son haftalarda kurtarıcı olarak getirilen sonucunda ise bazen başarılı çoğu kez ise başarısız olan bir hocadır.
4).Günümüz futboluna ayak uydurmakta zorlanan bir isim, Türkiye’de çağdaş futbol oynatmaya çalışan çok sayıda hoca varken Yılmaz hocada fazla ısrar edilmemeli.
5).Devre arasında transfer yetkisi kendisindeydi,şimdiye kadar hiç bir takımda sahip olmadığı imkanlar önüne serildi(özel uçaklarla Avrupa’da transfere çalışmaları dahil).Ama maalesef hoca Oyuncu tercihleriyle transferden pekte iyi olmadığını gösterdi.
6).Takımlarında forma şansı bulamayan - kendi tanıdığı eski oyuncularına yönelen Yılmaz Vural, bu oyuncuların maç eksikleri olduğunu sahadaki oyunlarıyla görmeye başlamıştır.
7).İlk yarıda yeterince verim alınamayan bölgelere transfer yapılması gerekirken,yine Yılmaz Hoca fazlasıyla oyuncumuzun olduğu defans bölgesine transfer yaptırdı.
Ligin ilk yarısının son maçında saha sürülen ilk 11 ile dünkü maçta sahaya çıkan ilk 11 arasında dağlar kadar fark var.Asıl fark ise Devre arası Alınan oyuncuların 7 tanesininde maça ilk 11 başlamasıdır.Hoca Ligin en Kötü takımı Karabükspor karşısında da yeni transferlere aniden yer vermişti.Sonuçları fazlasıyla ağır olabilecek bir maçtan zorda olsa kıl payı kazandık.
Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir diye bir söz vardı.Yılmaz hoca bunu göremedi.Yada görmek istemedi.
Ligin en çok puan toplayan ikinci takımına karşı bukez daha büyük bir risk alıp 7 yeni oyuncuyu sahaya sürdü.Sonuç ortada HEZİMET...
Bu hezimetin faturası tamamen Yılmaz Vural’a yazar.
Yılmaz hoca hafta içinde katıldığı canlı yayında, taraftarı “MÜŞTERİ” gözüyle gördüğünü sıklıkla dile getirmişti.
O müşteri lafını ben asla kabul etmiyorum.Bizler tarafız taraftarız.
Kapanışı senin görüşüne uygun bir sözle yapayım;
MÜŞTERİLER ARTIK SENİ İSTEMİYOR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder